Aytekin Ziylan
1938 1932 İzmir doğumlu olan Aytekin ZİYLAN, İzmir Atatürk Lisesini bitirdikten sonra 1953 yılında Harp Okulu'ndan muhabere subayı olarak mezun oldu. 1960 yılında A.Ü. Hukuk Fakültesini bitirdi. Silahlı Kuvvetlerin çeşitli birliklerinde, Genelkurmay MEBS Başkanlığı'nda ve SHAPE, NICSMA, LANDSOUTHEAST karargahlarında çeşitli NATO görevlerinde bulundu. 1984 yılında Tuğgeneralliğe terfi ederek K.K.K. MEBS Daire Başkanı oldu.
Aytekin Ziylan Özgeçmiş
“Savunma Teknolojileri Kongresinin Düşündürdükleri”
Ziylan, Aytekin,
Ulusal Strateji Dergisi, 01 Ocak 2003
TKara Harp Okulu ve Orta Doğu Teknik Üniversitesinin işbirliğiyle 24-25 Ekim 2002 tarihinde Ankara’da ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezinde 1. “Savunma Teknolojileri Kongresi” gerçekleştirildi. Açılış oturumundan sonra iki gün içinde 8 paralel oturumda savunma teknolojileri bildirileri sunuldu ve iki ayrı panelde de “Türk Savunma Sanayiinde Ar-Ge’nin yeri” ve “Savunma Bilimleri ve Teknolojilerinde Yönetim ve Eğitim İhtiyaçları” tartışıldı......
“Bilim Teknoloji ve Sanayileşme Politikaları Uygulanmalı”
Ziylan, Aytekin,
Cumhuriyet , 20 Temmuz 2002
Türkiye AB 6. Çerçeve Programına katılıyor, Türkiye “Vizyon 2023” projesiyle başlattığı “Teknoloji Öngörü” projesiyle 2023 yılında çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkmaya hazırlanıyor. Bunlar elbette çok güzel girişimler. Ancak temkinli olmak da gerekiyor.Çünkü Türkiye’nin koyduğu kuralları, hazırladığı politikaları uygulamama gibi bir alışkanlığı da var. Örneğin 1980’li yılların başında Devlet Bakanı Prof. Dr. Nimet Özdaş’ın önderliğinde hazırlanan “Türk Bilim Politikası 1983-2003” uygulanmadı.......
“Sanayileşme”
Ziylan, Aytekin,
Yeniden Müdafaa-i Hukuk, , Haziran 2002
Türklerin Osmanlı İmparatorluğu zamanında dünyadaki sanayileşme yaklaşımını kaçırdığı, ancak sonradan ve 200 yıla yakın bir zamandır sanayileşmeye çalıştığı, ama hala sanayileşemediği bir gerçek. Bu neden böyle?.......
“En Hakiki Mürşit İlimdir”
Ziylan, Aytekin,
Yeniden Müdafaa-i Hukuk, , Mayıs 2002
Hayatta en gerçek yol gösterici bilim olduğuna göre, bilim adamlarının da gerçeği, doğruyu arayan, bulan ve toplumu aydınlatmaya çalışan insanlar olduğunu kabul etmemiz gerekir. Devleti yöneten siyasetçilerin de, ülkelerinin esenliği için, bilime ve bilimsel bulgulara saygı göstermeleri beklenir........